Bugün Hangi Parfümü Kullandım?
- Konbuyu başlatan FaMant
- Başlangıç tarihi
Scorpio Rouge
Bayılıyorum böyle 90'ların ucuz fujerlerine. Basit, kalitesiz plastik şişelerinin içlerinden çok güzel işler çıkabiliyor Scorpio rouge da beni bu anlamda olumlu yönde şaşırtanlardan oldu. Scorpio markası Fransız menşeili olup ilk parfümü de 1989 da çıkan bugün kullandığım Rouge, markanın üreticisi ise ünlü alman şirketi Schwarzkopf & Henkel. Ülkemiz marketlerinde ben 90 lar ve 2000 lerde satıldığını hatırlamıyorum fakat yurtdışında muhtemelen o dönemlerde raflarda yer alıyordu.
Yakın zamanda elime geçen parfümü koklar koklamaz klasik bir 80 ler 90 lar fujeri dedim sabunsuluk, açılışta limon bergamot, tam berber parfümü havası, dönemin neredeyse bütün fujerlerinin kopya çektiği Drakkar noir izleri parfümde kendini gösteriyordu ve de sentetiklik fiyatına göre çok minimum düzeydeydi. Aradan biraz geçtikten sonra parfüm spesisfik bir hal aldı ve bana çok tanıdık kokmaya başladı fakat neyi andırdığını bir türlü çıkartamadım hatta gün içerisinde elimi burnuma götürerek çözmeye çalıştım fakat bir türlü ışık çakmadı zihnimde. Bu kısımlarda en çok hissedilen notalar hafif tatlımsı mentollü bir nane, paçuli ve bolca lavanta . Parfüm zaten sonlarda da klasikleşmiş odunsu hissiyatı vererek 4-5 saat sonra tenimden ayrıldı. Ayrıldı fakat benim aklım hala neye benzediği konusuna takıldı özellikle o belirttiğim naneli kısımları bir kokuya çok benziyordu.
Koklayarak neye benzediği aklıma gelmeyince dedim şunun tasarımcısı var mı bakayım oradan bir şeyler çıkar mı? Fakat 89 da çıkmış ucuz market parfümünün tasarımcısını bulmak ne mümkün. Sonra fragrantica da markanın diğer parfümlerine bakarken 2016 da çıkmış Scorpio Nigth gözüme çarptı bu nasıl bir koku acaba derken Night'ın tasarımcısın Elise Benat olduğunu gördüm acaba dedim 89 da çıkan Rouge da bu parfümör mü tasarladı. Fakat hakkında araştırma yaparken parfüm işine 2010 lar da ünlü tasarımcıları bünyesinde bulunduran Firmenich de başladığını söylüyordu zaten kendi adını taşıyan ilk parfümünü de 2015 de çıkarmış parfümör 1 sene sonra da Scorpio markasıyla çalışmaya başlamış ve nigth'ı tasarlamış. Scorpio Collection Nigth aynı zamanda 2017 senesinde FİFİ ödüllerinde Erkekler kategorisinde Mass Distribution yani en iyi market parfümü eczane parfümü diyebileceğimiz ödülü kazanmış, denk gelirse Nigth'ı da bir gün denemek isterim o da bende ayrıca merak uyandırdı.
Elise Benat, Nigth'ı tasarlarken markanın ilk parfümü Scorpio Rouge' u mutlaka koklamıştır bundan eminim. Nigth ile Rouge benziyor mu bilemiyorum ama Rouge' un bir şeye çok benzediği kesin o da Elise Benat'ın en ünlü parfümü ve en iyi işi olan bizlerinde çok iyi bildiği Amouage'ın Beach Hut 'ı. Parfümörün Beach Hut'ı yaratırken amiyane tabiriyle Rouge'dan arakladığına, kibarca ise esinlendiğine yemin edebilirim fakat ispatlayamam
Bayılıyorum böyle 90'ların ucuz fujerlerine. Basit, kalitesiz plastik şişelerinin içlerinden çok güzel işler çıkabiliyor Scorpio rouge da beni bu anlamda olumlu yönde şaşırtanlardan oldu. Scorpio markası Fransız menşeili olup ilk parfümü de 1989 da çıkan bugün kullandığım Rouge, markanın üreticisi ise ünlü alman şirketi Schwarzkopf & Henkel. Ülkemiz marketlerinde ben 90 lar ve 2000 lerde satıldığını hatırlamıyorum fakat yurtdışında muhtemelen o dönemlerde raflarda yer alıyordu.
Yakın zamanda elime geçen parfümü koklar koklamaz klasik bir 80 ler 90 lar fujeri dedim sabunsuluk, açılışta limon bergamot, tam berber parfümü havası, dönemin neredeyse bütün fujerlerinin kopya çektiği Drakkar noir izleri parfümde kendini gösteriyordu ve de sentetiklik fiyatına göre çok minimum düzeydeydi. Aradan biraz geçtikten sonra parfüm spesisfik bir hal aldı ve bana çok tanıdık kokmaya başladı fakat neyi andırdığını bir türlü çıkartamadım hatta gün içerisinde elimi burnuma götürerek çözmeye çalıştım fakat bir türlü ışık çakmadı zihnimde. Bu kısımlarda en çok hissedilen notalar hafif tatlımsı mentollü bir nane, paçuli ve bolca lavanta . Parfüm zaten sonlarda da klasikleşmiş odunsu hissiyatı vererek 4-5 saat sonra tenimden ayrıldı. Ayrıldı fakat benim aklım hala neye benzediği konusuna takıldı özellikle o belirttiğim naneli kısımları bir kokuya çok benziyordu.
Koklayarak neye benzediği aklıma gelmeyince dedim şunun tasarımcısı var mı bakayım oradan bir şeyler çıkar mı? Fakat 89 da çıkmış ucuz market parfümünün tasarımcısını bulmak ne mümkün. Sonra fragrantica da markanın diğer parfümlerine bakarken 2016 da çıkmış Scorpio Nigth gözüme çarptı bu nasıl bir koku acaba derken Night'ın tasarımcısın Elise Benat olduğunu gördüm acaba dedim 89 da çıkan Rouge da bu parfümör mü tasarladı. Fakat hakkında araştırma yaparken parfüm işine 2010 lar da ünlü tasarımcıları bünyesinde bulunduran Firmenich de başladığını söylüyordu zaten kendi adını taşıyan ilk parfümünü de 2015 de çıkarmış parfümör 1 sene sonra da Scorpio markasıyla çalışmaya başlamış ve nigth'ı tasarlamış. Scorpio Collection Nigth aynı zamanda 2017 senesinde FİFİ ödüllerinde Erkekler kategorisinde Mass Distribution yani en iyi market parfümü eczane parfümü diyebileceğimiz ödülü kazanmış, denk gelirse Nigth'ı da bir gün denemek isterim o da bende ayrıca merak uyandırdı.
Elise Benat, Nigth'ı tasarlarken markanın ilk parfümü Scorpio Rouge' u mutlaka koklamıştır bundan eminim. Nigth ile Rouge benziyor mu bilemiyorum ama Rouge' un bir şeye çok benzediği kesin o da Elise Benat'ın en ünlü parfümü ve en iyi işi olan bizlerinde çok iyi bildiği Amouage'ın Beach Hut 'ı. Parfümörün Beach Hut'ı yaratırken amiyane tabiriyle Rouge'dan arakladığına, kibarca ise esinlendiğine yemin edebilirim fakat ispatlayamam
“Bütün gece süslü-bakımlı, zengin bir kadın ile seviştiğinizi, onun pahalı makyaj malzemelerinin kokularının üzerinize sindiğini hayal edin. Ertesi sabah şömine karşısına oturmuş bir fincan sıcak çikolata içiyorsunuz ve halen üstünüzde onun makyaj kokuları...”
Dior Homme Intense, Christian Dior
Modern zamanda suyu tersine akıtan parfümlerden Dior Homme’un Francois Demachy tarafından geliştirilip güçlendirilmiş versiyonu. En çarpıcı iris yorumlarından birine sahip olan DHİ, özgüven sahibi modern, kibar, metroseksüel bir erkeğin akşam ya da özel zamanlarının kokusu imajını veriyor.
Kokunun açılışındaki çiçeksi tonlar taşıyan lavanta, iris ile o kadar uyumlu, güzel birliktelik taşıyorlar ki tıpkı bu mor renkli çiçekleri toplayıp bir bukette birleştirip onlara karşıdan baktığınızda aldığınız uyumlu, soft kontrastlı görüntü gibi... Açılışının çok maskülen algılanmamasında bunun payı olsa gerek ama tabanı taşıdığı sedir gibi ağacımsı notalar ve vetiver ile altta maskülen bir çerçeve taşıyor.
Kalp bölümü ise pandoranın kutusu gibi ruhunun açığa çıktığı yer. Burası kokunun en pudralı bölümü; iris daha net bir şekilde ortada, beyefendilerin ceketlerinin ön cebinde görmeye alışık olduğumuz lavantanın yerinde artık iris çiçeği var… Uniseks kullanıma uygun olsa da bir erkeğin üzerinde bu koku, klişeden kaçarak çok farklı bir boyuta ulaşıyor.
Yalnız bu parfümde pek konuşulmayan ama en kilit notalardan biri ambret tohumunun altını çizmek gerek. Kokunun genel eşsiz kokusu ve aurasında önemli bir yeri olduğunu düşünüyorum. Miske yakın hafif ambersi kokusuyla parfümün çekiciliğini artırdığı, biraz verdiği ipeksi pudralık ile de kokunun pudralı dokusuna, hatta ruj-makyaj efektine katkı sağladığı söylenebilir. Ruj/makyaj efektini irisin tek başına yapabileceğini düşünmüyorum, bir akorun sonucu olsa gerek; ambret tohumu da sanırım makyaj malzemelerini kokulandırmada kullanılan bir koku notasıymış.
Sıcak çikolata konusuna gelirsek; evet, doğru koku DNA’sında altta biraz kakao havasını taşıyor ama burada benim içtiğim armut likörü. En yukarıda paylaştığım storytelling yorum, yıllaaar önce yabancı bir blogda karşılaştığım bir yorumdu. Koku imgesini anlatmada fena değil, akılda kalıcı, eğlenceli bir yorum! O yüzden paylaşmak istedim zaten ama bu yorum bir yandan da eski formülasyonlarında kakaonun daha baskın olduğunun ipucunu taşıdığını düşünüyorum. Ayrıca her yorum bir subjektiflik içerdiği için bugün de şu an birisi sıcak çikolata içiyor olabilir. Neden olmasın? Afiyet olsun.
Koku profilinde ayrıksı bir nota olarak konumlandırılmış armutu ben son bölümlerde çok daha fazla hissediyorum. Armutun bu kadar net ortaya çıkması beni ilk kullandığım zamanlarda çok şaşırtmış, biraz hayal kırıklığına uğratmış olsa da sonradan bu duruma biraz alıştım gibi. Armut likörü yapımında da kullanılan ambretin verdiği o çekici-lüks havanın armut notası ile buluşmasıyla bana “Evet, benim şu an içtiğim bir armut likörü” dedirtebiliyor.
Bu, o kadar akşam parfümü gibi geliyor ki bana, gündüz kullanınca gerçekten akşamdan kalma imajı verdiğini düşünüyorum. Akşam zamanlarına, akşam yemeklerine, bar ortamına, hafif karanlık, loş ışıklı ortama çok yakıştırıyorum. Hiç gündüz kullanmıyor muyum? Tabii ki kullanıyorum! Ama bence, DHİ ile bir keyif yapılacaksa ideali; lambaderler, abajurlar ya da mumlar yakılmalı ve Miles Davis’ten Au bar du Petit Bac çalmalı...
Dior Homme Intense, Christian Dior
Modern zamanda suyu tersine akıtan parfümlerden Dior Homme’un Francois Demachy tarafından geliştirilip güçlendirilmiş versiyonu. En çarpıcı iris yorumlarından birine sahip olan DHİ, özgüven sahibi modern, kibar, metroseksüel bir erkeğin akşam ya da özel zamanlarının kokusu imajını veriyor.
Kokunun açılışındaki çiçeksi tonlar taşıyan lavanta, iris ile o kadar uyumlu, güzel birliktelik taşıyorlar ki tıpkı bu mor renkli çiçekleri toplayıp bir bukette birleştirip onlara karşıdan baktığınızda aldığınız uyumlu, soft kontrastlı görüntü gibi... Açılışının çok maskülen algılanmamasında bunun payı olsa gerek ama tabanı taşıdığı sedir gibi ağacımsı notalar ve vetiver ile altta maskülen bir çerçeve taşıyor.
Kalp bölümü ise pandoranın kutusu gibi ruhunun açığa çıktığı yer. Burası kokunun en pudralı bölümü; iris daha net bir şekilde ortada, beyefendilerin ceketlerinin ön cebinde görmeye alışık olduğumuz lavantanın yerinde artık iris çiçeği var… Uniseks kullanıma uygun olsa da bir erkeğin üzerinde bu koku, klişeden kaçarak çok farklı bir boyuta ulaşıyor.
Yalnız bu parfümde pek konuşulmayan ama en kilit notalardan biri ambret tohumunun altını çizmek gerek. Kokunun genel eşsiz kokusu ve aurasında önemli bir yeri olduğunu düşünüyorum. Miske yakın hafif ambersi kokusuyla parfümün çekiciliğini artırdığı, biraz verdiği ipeksi pudralık ile de kokunun pudralı dokusuna, hatta ruj-makyaj efektine katkı sağladığı söylenebilir. Ruj/makyaj efektini irisin tek başına yapabileceğini düşünmüyorum, bir akorun sonucu olsa gerek; ambret tohumu da sanırım makyaj malzemelerini kokulandırmada kullanılan bir koku notasıymış.
Sıcak çikolata konusuna gelirsek; evet, doğru koku DNA’sında altta biraz kakao havasını taşıyor ama burada benim içtiğim armut likörü. En yukarıda paylaştığım storytelling yorum, yıllaaar önce yabancı bir blogda karşılaştığım bir yorumdu. Koku imgesini anlatmada fena değil, akılda kalıcı, eğlenceli bir yorum! O yüzden paylaşmak istedim zaten ama bu yorum bir yandan da eski formülasyonlarında kakaonun daha baskın olduğunun ipucunu taşıdığını düşünüyorum. Ayrıca her yorum bir subjektiflik içerdiği için bugün de şu an birisi sıcak çikolata içiyor olabilir. Neden olmasın? Afiyet olsun.
Koku profilinde ayrıksı bir nota olarak konumlandırılmış armutu ben son bölümlerde çok daha fazla hissediyorum. Armutun bu kadar net ortaya çıkması beni ilk kullandığım zamanlarda çok şaşırtmış, biraz hayal kırıklığına uğratmış olsa da sonradan bu duruma biraz alıştım gibi. Armut likörü yapımında da kullanılan ambretin verdiği o çekici-lüks havanın armut notası ile buluşmasıyla bana “Evet, benim şu an içtiğim bir armut likörü” dedirtebiliyor.
Bu, o kadar akşam parfümü gibi geliyor ki bana, gündüz kullanınca gerçekten akşamdan kalma imajı verdiğini düşünüyorum. Akşam zamanlarına, akşam yemeklerine, bar ortamına, hafif karanlık, loş ışıklı ortama çok yakıştırıyorum. Hiç gündüz kullanmıyor muyum? Tabii ki kullanıyorum! Ama bence, DHİ ile bir keyif yapılacaksa ideali; lambaderler, abajurlar ya da mumlar yakılmalı ve Miles Davis’ten Au bar du Petit Bac çalmalı...
Son düzenleme:
Francesco Smalto Smalto Fm
2000 ler den kalma bir şişe Smalto ya sahiptim bir aralar, ya kullandım bitirdim yada birine verdim tam hatırlamıyorum fakat hatırladığım şey harika bir herbal fujer olduğuydu baya da komplike bir kokuydu. Geçtiğimiz günlerde çok uygun fiyatlı satıldığını ( 50 TL ) görünce dedim alayım bir şişe, gerçi pek ümidim yoktu fakat bu kadar da kötü hale gelebileceğini düşünmemiştim. Bahsettiğim herballığın yerinde yeller esiyor plastik bir lavanta kokusundan başka bir şey yok ortada, bu halini eau sauvage extreme in güncel haline benzettim tabi Dior bir iki tık daha kaliteli kokuyor. Olur da vintage smalto diye bir yerlerde denk gelirse ve almayı düşünüyorsanız kutusuna dikkat edin eski kutuların üstü kumaş hissiyatı veren bir kaplama gibiydi yenliler ise düz kağıt kutu şeklinde. Şişeler yanıltıcı olabilir çünkü bir değişiklik yok.
2000 ler den kalma bir şişe Smalto ya sahiptim bir aralar, ya kullandım bitirdim yada birine verdim tam hatırlamıyorum fakat hatırladığım şey harika bir herbal fujer olduğuydu baya da komplike bir kokuydu. Geçtiğimiz günlerde çok uygun fiyatlı satıldığını ( 50 TL ) görünce dedim alayım bir şişe, gerçi pek ümidim yoktu fakat bu kadar da kötü hale gelebileceğini düşünmemiştim. Bahsettiğim herballığın yerinde yeller esiyor plastik bir lavanta kokusundan başka bir şey yok ortada, bu halini eau sauvage extreme in güncel haline benzettim tabi Dior bir iki tık daha kaliteli kokuyor. Olur da vintage smalto diye bir yerlerde denk gelirse ve almayı düşünüyorsanız kutusuna dikkat edin eski kutuların üstü kumaş hissiyatı veren bir kaplama gibiydi yenliler ise düz kağıt kutu şeklinde. Şişeler yanıltıcı olabilir çünkü bir değişiklik yok.
Viktor&Rolf Antidote kullandım. Çok sevdiğim bir parfüm oldu. Açılışı çok kısa da sürse baya parlak ve keskin narenciyeli olmuş. Floral notalar temiz bir hava katmış. Sandalağacı ve vanilya naif bir kremsilik şeklinde parfümü sarıp sarmalamış. Baharatlar insanın içini ısıtan cinsten incelikle işlenmiş. Çok başarılı bir koku ancak bir tık silik geldi. Yine de denk gelirsem şişeli almak istediğim bir parfüm.
Tuberose Sümbülteber yağı. Bugün ofise gidiyordum. Çok sürmüştüm. Hafif olsun diye seçtim ama çok sürünce yanlış yaptık galiba 
Hafif olsunumuz bile dışarı çıkarken Tuberose yağı haha 😄. Kafayı biraz düzenlemek lazım haha 😜
Kullandığım Tuberose turuncu renkli (normalde sarı olur galiba) koyu kıvamlı (kimi akıcı oluyor) meyveli, bunun yaseminsi kokusu az bir yağ.
Hafif olsunumuz bile dışarı çıkarken Tuberose yağı haha 😄. Kafayı biraz düzenlemek lazım haha 😜
Kullandığım Tuberose turuncu renkli (normalde sarı olur galiba) koyu kıvamlı (kimi akıcı oluyor) meyveli, bunun yaseminsi kokusu az bir yağ.