İlk Defa Deneme Fırsatı Bulduğunuz Parfümler

Debussy

Moderator
Yönetici
Mfk ları bence de bir kalemde geçiniz. Çoğu basit ve fiyat etiketini haketmeyen kokular.
Roja genelde çok tutulan vintage kokuları yeniden yapıyor. Örneğin Fetish belami öykünmesi. Peki elimde bulunan ilk sürüm vintage belami ile kıyaslama yaparmıyım. Bence belami ye haksızlık olur bu.
Kurkdijan aslında potansiyeli olan bir adamdı; marka ilk kurulduğunda yani 2009'da çıkardığı kokular APLS, Lumiere Noire, APOM falan denenmeyi hak ediyor fakat sonra para tatlı geldi tabii :D.
 

Debussy

Moderator
Yönetici
O paraya sogno reale deneyelim bence umut var :)
O kokudan umutluyum ben de :). Mendittorosa'nın Nettuno kokusunu denemiştim üç yıl önce bence başarılıydı gayet, o dönem yeni çıkan başka bir süsenli parfüm Masque L'attesa'ya gözler çevrilmişti ama onda aradığımı bulamamıştım; Nettuno'nun şakası olmayan deri ve misk eşliğindeki süseni daha cezbediciydi bence :coffee:. Başka kokusunu deneyemedim aklımda yer edinmiş olsa da.
 

YILKANT

Administrator
Yönetici
Zaten hepimizin biraz daha seçici olması yenilikler araması gerekiyor artık belki de. Çoğu marka hemen tarzını belli ediyor. Mfk dediğin gibi 2-3 kokuyla bir dönem ortalığı salladı. Ancak bence aynı parfümörlere değil artık yeni işlere bakma zamanı. Çünkü muhakkak attıkları imzalar var ve o imzaları kolayca yakalayıp sürpriz koklayamayınca sıkılıyoruz. Hep aynı yerden temin edilen aynı materyallerle varyasyon yaratıp burnumuza dayanmasından ben çok sıkıldım. Misal son Amerikadan yaptığımız indienin dibi spliti bana çok keyif verdi.
 

Debussy

Moderator
Yönetici
Niş markaların ve özel serilerin çoğu yoldan çıktı abi zaten, ilk çıkardıkları parfümlerin ekmeğini yiyor çoğu, tek tek saymaya gerek yok :).
 

Debussy

Moderator
Yönetici
Apls bana göre eser seviyesinde bir parfüm.
Bir tekrar denemem lazım zihnimde silikleşti ama aklımda kaldığı kadarıyla APLS benim için de açık ara en iyi Kurkdijan parfümü :). İlginçtir ben baya iltifat da toplamıştım kendisinden, hatta yakın bir arkadaşım hayran kalıp el koydu o günden beri deneyemedim :D.
 
Tauerville Vanilla Flash: Ters köşe oldum sanırım. Önceden denediğim tütün-vanilya parfümlerinden oldukça uzak ve güzel bir yerde. Tütün-vanilya birlikteliğine eşlik eden gül o kadar güzel işlenmiş ki oldukça beğendim. Guerlain Encens Mythique ve bu parfümden sonra güle karşı hafiften ısınmaya başladım. Büyük ihtimal şişeli olarak almam ama dolabımda her zaman 5 ml olarak bulundurmak isteyeceğim tarzda bir parfüm. Ayrıca bu parfümü benimle tanıştıran pomak hocama çok teşekkür ederim.
 

YILKANT

Administrator
Yönetici
Bugün Nishane Unutamam denedim. @vagonlar Hakan kardeşim sayesinde.

Kokunun açılışını yabani lavanta, castereum ve sert yeşil bir paçuli yapıyor. Karanlık orman havasında kokulara benziyor. Fille en Aigiules bağlantısı kurabilirsiniz ancak ondan çok daha sert bir koku. Hayvansallık rahatsız etmeyecek düzeyde sentetik. Kokunun bu bölümü için şöyle bir benzetme yapacağım. Cenaze malzemesi satan yerlerde kefen hazırlarken kefen bezin içine kurutulmuş bazı yapraklar ve çörek otu atarlar. Bilenler hemen o kokuyu anımsayacaktır. Sanıyorum kurutulmuş lavanta ve bazı haşereleri uzak tutmak için bir karışımdır bu bana hemen onu çağrıştırdı. Uzun bir süre koku aynı soğuk karanlık çizgide ilerleyip dipte yapış yapış bir kehribar ile tatlılaşan bir kokuya dönüştü. Bu bölümü gereksiz ve rahatsız edici buldum. Ancak söylemeden edemeyeceğim. Kokunun açılışını gayet başarılı buldum. İsmi oluşturan unutamam ifadesi de o yaşadığım hissiyata istinaden ebediyete uğurlanan biriyle ilintili düşüncesi oluşturdu bende. Bu konsepti bilinçli mi yoksa farkında olmadan mı yaptılar bilmiyorum ancak; Koku Nishane çizgisinden kesinlikle daha ileride; köşeli olan herkesin beğenebileceği bir parfüm olmadığını ekleyeyim. Keşke dip notaları da özenle seçselermiş diye düşündüm.
@vagonlar Hakan dostuma bu parfümü koklamamı sağladığı için teşekkür ediyorum.
 
Son düzenleme:

Debussy

Moderator
Yönetici
Bugün Nishane Unutamam denedim. @vagonlar Hakan kardeşim sayesinde.

Kokunun açılışını yabani lavanta, castereum ve sert yeşil bir paçuli yapıyor. Karanlık orman havasında kokulara benziyor. Fille en Aigiules bağlantısı kurabilirsiniz ancak ondan çok daha sert bir koku. Hayvansallık rahatsız etmeyecek düzeyde sentetik. Kokunun bu bölümü için şöyle bir benzetme yapacağım. Cenaze malzemesi satan yerlerde kefen hazırlarken kefen bezin içine kurutulmuş bazı yapraklar ve çörek otu atarlar. Bilenler hemen o kokuyu anımsayacaktır. Sanıyorum kurutulmuş lavanta ve bazı haşereleri uzak tutmak için bir karışımdır bu bana hemen onu çağrıştırdı. Uzun bir süre koku aynı soğuk karanlık çizgide ilerleyip dipte yapış yapış bir kehribar ile tatlılaşan bir kokuya dönüştü. Bu bölümü gereksiz ve rahatsız edici buldum. Ancak söylemeden edemeyeceğim. Kokunun açılışını gayet başarılı buldum. İsmi oluşturan unutamam ifadesi de o yaşadığım hissiyata istinaden ebediyete uğurlanan biriyle ilintili düşüncesi oluşturdu bende. Bu konsepti bilinçli mi yoksa farkında olmadan mı yaptılar bilmiyorum ancak; Koku Nishane çizgisinden kesinlikle daha ileride; köşeli olan herkesin beğenebileceği bir yapısı olmadığını ekleyeyim. Keşke dip notaları da özenle seçselermiş diye düşündüm.
@vagonlar Hakan dostuma bu parfümü koklamamı sağladığı için teşekkür ediyorum.
Parfümörü olan Miguel Matos'un Instagram'da açıkladığına göre Ebru Gündeş'in aynı isimli şarkısından ilham almış :). Matos bu arada oldukça vintage sever, Instagram sayfasında da birçok vintage parfümünü paylaşıyor, Mitsouko tarzı kadın klasikleri bilhassa. Bu nedenle piyasaya oynamayan güzel bir iş çıkarmış görünüyor abi ama tabii ham madde kalitesinde markanın eline baktığı için dip notalarda dediğin gibi sıkıntı yaşamış olabilir :D.
 

YILKANT

Administrator
Yönetici
Parfümörü olan Miguel Matos'un Instagram'da açıkladığına göre Ebru Gündeş'in aynı isimli şarkısından ilham almış :). Matos bu arada oldukça vintage sever, Instagram sayfasında da birçok vintage parfümünü paylaşıyor, Mitsouko tarzı kadın klasikleri bilhassa. Bu nedenle güzel bir iş çıkarmış görünüyor abi ama tabii ham madde kalitesinde markanın eline baktığı için dip notalarda dediğin gibi sıkıntı yaşamış olabilir :D.
Dip notaları direkt koklatsalar bu Nishane derdim. Ancak başlangıç ve sıvının rengi için Serge Lutens veya slumberhouse yeni koku çıkardı deseler inanırdım.
 

vagonlar

Moderator
Yönetici
@YILKANT Rica ederim abi ne demek. Benim midemi kaldıran nadir parfümlerden ama eşsiz, ilginç ve adı gibi unutulmayan bir parfüm en azından benim için öyle :) Sıvının kendisi de bir ilginç koyu bir halde parlayarak kalıyor tende kaybolmuyor hemen :D
 

Debussy

Moderator
Yönetici
@YILKANT Rica ederim abi ne demek. Benim midemi kaldıran nadir parfümlerden ama eşsiz, ilginç ve adı gibi unutulmayan bir parfüm en azından benim için öyle :) Sıvının kendisi de bir ilginç koyu bir halde parlayarak kalıyor tende kaybolmuyor hemen :D
Ham madde kalitesi belli eşiğin altında seyrediyorsa böyle sert nota barındıran notalar mide de bulandırıyor başı da sızlatıyor :). Pekji Zeybek de mesela öyle çok zor bir parfüm değil ama sivri kullandığı notaların kalitesi çok iyi olmadığından rahatsızlık veriyor. Ya da Kouros 2000 sonrası. Bunda da aynı şey olabilir...
 
Son düzenleme:

YILKANT

Administrator
Yönetici
Hammadde kalitesi üst düzey değil ancak giriş kompozisyonu çok ilginç ve özgün gerçekten. Şişesini alırmıyım diye sorarsanız almam. Ama hakkını yemeyelim son dönemde nishaneden jeneriklik akarken bu koku aradan sıyrılabilen bir parfüm olmuş. Bunda tabi ki Miguel Matos un emeği başrolde. Zaten bilinen işleri ortada gezen senede 20-30 parfüm yapan parfümörlerden ziyade yeni yüzlerden özgün işler beklemek daha doğru olur.
 

Debussy

Moderator
Yönetici
Annette Neuffer - Hepster. İlk izlenim...

Hepster "koku" olarak benlik değil ama "parfüm" olarak benlik. Kendi zevkim için koku bütünlüğünde turunç ve portakal çiçeği biraz daha az olabilirdi misal. Ama markanın parfüm işleyiş tarzını göz önüne aldığımda Parfumo.net de de en iyi parfümlerden biri olarak geçen Narcissus Orientalis parfümü tam kalemim olabilir gibi geldi. Hepster'ın işçiliği yani kompozisyon ve notaların dağılımı çok incelikli, üzerinde özel uğraşıldığı belli. Parfümü sıkıp notaların ortaya çıkışını, daldan dala atlayan zengin değişimini pür dikkat takip edilecek bir parfüm olmuş.

İlk sıktığımda şaşırdım çünkü koku extrait olmasına karşın dolgunluk hissiyatı EDT gibiydi, ham madde kalitesi gayet iyi olsa da notalar Ensar ya da Areej gibi parlayarak doyuma ulaşmaktan uzak. Bu eleştiri değil zira bilinçli tercih edildiği açık: Neuffer'in açıkladığına göre eski erkek parfümleri gibi centilmen yeşil bir parfüm yapma düşüncesi ile yola çıkmış, sonuç olarak eski erkek kokularında extrait formu yoktu ayrıca centilmen bir koku çok yoğun olmazdı, yani parfümün çıkış noktası bu olduğundan ve böyle pazarlandığından gayet olağan karşıladım. Hem ortaya çıkışıyla hem de kompozisyonuyla yoğun bir parfümle karşı karşıya olmamak normal.

Parfümde güçlü olan notalar da hali hazırda kuvvetli notalar değil, olanlar da seyreltilmiş; absolute güçlü çiçekler ya da öd gibi parfümü ele geçirebilen notalar yok; notaları amaç değil araç kullanıp işbirliği içinde davranıyorlar, yani her notanın bir rolü var kimse rol çalıp öne çıkmıyor. Çok fazla oyuncu dağılımı olduğu içini de extrait gibi hissettirmiyor zaten, parfüm içinde parfüm izlemini uyandırmayı amaç ediniyor.

Kompozisyon oldukça yönlü ve her nota buram buram doyurmasa bile notaların büyük kısmı seremoni misali kendini teker teker başarılı şekilde kendini gösterip hissettiriyor. Kah 80'ler aromatik füjerinden fırlamış tozlu maskülen lavanta alıyorsunuz kah retro havayı modernleştiren dokunuşu sağlayan Peety'deki gibi dolgun bir acı turunç. Portakal çiçeğine biberiye dahil olduğunda ise Bruno Fazzolari Five'ı uzaktan çağrıştırdı. Bir farzda sakızın ve reçinenin yapışkan tatlılığı da kendini gösterip egemenlik kuruyor... Kuru sedir başta olmak üzere odunsu yapıya eşlik eden taze ardınç meyvesi de alıyorsunuz vetiverin ortaya çıkışını da. Başka notalar ve taban notalar da aldım. Birçok parfümü bir anlığına ufaktan hatırlatıyor ama hiçbirine de öyle anlamıyla benzemiyor. Kompleks daha doğru bir tabirle "Kaleidoscopic" yapısı var. Bütün değil ayrı zamanlarda kendini gösteriyorlar.

İlk sıktığımda yoğun hissetmemiştim ama ikinci sıktığımda yoğun karanlık bir notanın gölgesini net hissettim, bir yerden tanıdık gelen ama "budur" diyecek denli net aşina olmadığım bir notaydı bu. Yine röportajda Neuffer Hepster'da Hyraceum dokunuşu olduğundan söz etmiş, hayvansalları kokusal olarak sevdiğini ama diğer hayvansal notalar zalimce üretildiği için Hyraceum'u tercih ettiğini belirtmiş -fosil misali olduğu için seri üretimi yok ve etik açıdan problemli değil-. Bu nota Masque Montecristo ve birçok Sultan Pasha attarın belirgin biçimde kullandığı bir nota olduğundan yakalamam zor olmadı, evet hayvansallık var ama hayvansallık civet ya da misk gibi değil, fosilleşmiş bir hayvan kalıntısından elde ediliği için hafif yanık, taşımsı - kömürümsü bir havaya sahip bu nota ve bende parfümün başında net kendini gösterdi.

Bu değişken yapı tarzı aslında bazı vintage kadın extrait parfümlerinde gözlemlenebiliyordu, vintage erkek kokuları ise daha düz olur genelde, pek kıvrımlara sahip değildir. Hepster vintage erkek kokularındaki centilmenliği muhafaza ederken kadın parfümlerindeki zenginliği ve kıvrımları eklemeyi başaran bir çalışma olmuş. Kokuda bana uyman taraflar olsa da taktir ettim kendisini.
 
Son düzenleme:

YILKANT

Administrator
Yönetici
Annette Neuffer - Hepster. İlk izlenim...

Hepster "koku" olarak benlik değil ama "parfüm" olarak benlik. Kendi zevkim için koku bütünlüğünde turunç ve portakal çiçeği biraz daha az olabilirdi misal. Ama markanın parfüm işleyiş tarzını göz önüne aldığımda Parfumo.net de de en iyi parfümlerden biri olarak geçen Narcissus Orientalis parfümü tam kalemim olabilir gibi geldi. Hepster'ın işçiliği yani kompozisyon ve notaların dağılımı çok incelikli, üzerinde özel uğraşıldığı belli. Parfümü sıkıp notaların ortaya çıkışını, daldan dala atlayan zengin değişimini pür dikkat takip edilecek bir parfüm olmuş.

İlk sıktığımda şaşırdım çünkü koku extrait olmasına karşın dolgunluk hissiyatı EDT gibiydi, ham madde kalitesi gayet iyi olsa da notalar Ensar ya da Areej gibi parlayarak doyuma ulaşmaktan uzak. Bu eleştiri değil zira bilinçli tercih edildiği açık: Neuffer'in açıkladığına göre eski erkek parfümleri gibi centilmen yeşil bir parfüm yapma düşüncesi ile yola çıkmış, sonuç olarak eski erkek kokularında extrait formu yoktu ayrıca centilmen bir koku çok yoğun olmazdı, yani parfümün çıkış noktası bu olduğundan ve böyle pazarlandığından gayet olağan karşıladım. Hem ortaya çıkışıyla hem de kompozisyonuyla yoğun bir parfümle karşı karşıya olmamak normal.

Parfümde güçlü olan notalar da hali hazırda kuvvetli notalar değil, olanlar da seyreltilmiş; absolute güçlü çiçekler ya da öd gibi parfümü ele geçirebilen notalar yok; notaları amaç değil araç kullanıp işbirliği içinde davranıyorlar, yani her notanın bir rolü var kimse rol çalıp öne çıkmıyor. Çok fazla oyuncu dağılımı olduğu içini de extrait gibi hissettirmiyor zaten, parfüm içinde parfüm izlemini uyandırmayı amaç ediniyor.

Kompozisyon oldukça yönlü ve her nota buram buram doyurmasa bile notaların büyük kısmı seremoni misali kendini teker teker başarılı şekilde kendini gösterip hissettiriyor. Kah 80'ler aromatik füjerinden fırlamış tozlu maskülen lavanta alıyorsunuz kah retro havayı modernleştiren dokunuşu sağlayan Peety'deki gibi dolgun bir acı turunç. Portakal çiçeğine biberiye dahil olduğunda ise Bruno Fazzolari Five'ı uzaktan çağrıştırdı. Bir farzda sakızın ve reçinenin yapışkan tatlılığı da kendini gösterip egemenlik kuruyor... Kuru sedir başta olmak üzere odunsu yapıya eşlik eden taze ardınç meyvesi de alıyorsunuz vetiverin ortaya çıkışını da. Başka notalar ve taban notalar da aldım. Birçok parfümü bir anlığına ufaktan hatırlatıyor ama hiçbirine de öyle anlamıyla benzemiyor. Kompleks daha doğru bir tabirle "Kaleidoscopic" yapısı var. Bütün değil ayrı zamanlarda kendini gösteriyorlar.

İlk sıktığımda yoğun hissetmemiştim ama ikinci sıktığımda yoğun karanlık bir notanın gölgesini net hissettim, bir yerden tanıdık gelen ama "budur" diyecek denli net aşina olmadığım bir notaydı bu. Yine röportajda Neuffer Hepster'da Hyraceum dokunuşu olduğundan söz etmiş, hayvansalları kokusal olarak sevdiğini ama diğer hayvansal notalar zalimce üretildiği için Hyraceum'u tercih ettiğini belirtmiş -fosil misali olduğu için üretimi yok ve etik açıdan problemli değil-. Bu nota Masque Montecristo ve birçok Sultan Pasha attarın belirgin biçimde kullandığı bir nota olduğundan yakalamam zor olmadı, evet hayvansallık var ama hayvansallık civet ya da misk gibi değil, fosilleşmiş bir hayvan kalıntısından elde ediliği için hafif yanık, taşımsı - kömürümsü bir havaya sahip bu nota ve bende parfümün başında net kendini gösterdi.

Bu değişken yapı tarzı aslında bazı vintage kadın extrait parfümlerinde gözlemlenebiliyordu, vintage erkek kokuları ise daha düz olur genelde, pek kıvrımlara sahip değildir. Hepster vintage erkek kokularındaki centilmenliği muhafaza ederken kadın parfümlerindeki zenginliği ve kıvrımları eklemeyi başaran bir çalışma olmuş.
Aynen katılıyorum. Extreit i yoğun olarak verseydi bu notaların seramonik geçişini göremezdik. Hayvansallık başlarda var ben de net alıyorum. Ayrıca baştan sona yemyeşil bir meşe yosunu beni mest etti. Ayrıca bu parfümde kullanılan ardıç çok güzel. O kadar çok saçmasapan ardıç koklamışım dedim. Bu tür kokuların tek kötü tarafı da çıtayı yükseğe koyuyor. İnsanı daha seçici ve belki de doğru tabir bu müşkülpesent yapıyor. :)
 

Debussy

Moderator
Yönetici
Aynen katılıyorum. Extreit i yoğun olarak verseydi bu notaların seramonik geçişini göremezdik. Hayvansallık başlarda var ben de net alıyorum. Ayrıca baştan sona yemyeşil bir meşe yosunu beni mest etti. Ayrıca bu parfümde kullanılan ardıç çok güzel. O kadar çok saçmasapan ardıç koklamışım dedim. Bu tür kokuların tek kötü tarafı da çıtayı yükseğe koyuyor. İnsanı daha seçici ve belki de doğru tabir bu müşkülpesent yapıyor. :)
Extrait yoğunluğunda ve dolgunluğunda olup böyle nota geçişleri hissettiğim 1970 öncesi extrait vintage parfümler var abi aslında, Neffuer'in kendisi de eski Guerlain kokularını örnek göstermiş zaten etkilendiği kompleks yapı olarak ama bunda o yoğunluk beklemek hem Hepster'ın centilmen erkek kokusu misyonu ile uyuşmaz hem de modern çağda kolay kolay para dayanmaz :D. Özetle beklentim ve koku zevkim nedeniyle budur dedirtemedi Hepster bana ama ortada bilinçli bir tercih var, markanın diğer kokularını fazlasıyla merak ettirdi: Narcissus Orientalis falan hem o eski extraitler gibi dolu hem de incelikli ve bol geçişli kompozisyonlara haiz olabilir, o potansiyeli gördüm kadında :D.
 
Son düzenleme:

YILKANT

Administrator
Yönetici
Extrait yoğunluğunda ve dolgunluğunda olup böyle nota geçişleri hissettiğim 1970 öncesi extrait vintage parfümler var abi aslında, Neffuer'in kendisi de eski Guerlain kokularını örnek göstermiş zaten etkilendiği kompleks yapı olarak ama bunda o yoğunluk beklemek hem Hepster'ın centilmen erkek kokusu misyonu ile uyuşmaz hem de modern çağda kolay kolay para dayanmaz :D. Özetle beklentim ve koku zevkim nedeniyle tam tatmin etmedi beni Hepster ama ortada bilinçli bir tercih olduğu için sorun yok, markanın diğer kokularını fazlasıyla merak ettirdi: Narcissus Orientalis falan hem o eski extraitler gibi dolu hem de incelikli ve bol geçişli kompozisyonlara haiz olabilir, beni bu tarz daha cezbediyor kişisel olarak :). O potansiyeli gördüm kadında :D.
Yakın zamanda yapılmış böyle bir zenginliğe sahip chypre palatin var aslında. Tabi ki hepsterdan ucuza mal edilmiştir. O da Edp konsantrasyonunda ancak geçişlerin alkol ile iletildiği edt gibi değil gerçek bir edp hissi verdiği de malum. Burada kullanılan notalar bence o şekilde verilerek ya da özellikle mevcut notalar ile bu sonuç alınacağı için tercih edilmiş. Esans oranı ile ilgili olmadığına eminim. Çünkü edt veya edp nin seyreltildiği uçucu kimyasalların da kokularına aşinayız. Ve dolayısiyle hepster da hissiyatı edt mişçesine geçişlerden bahsedebilmemize sebep nota geçişlerinin süreleri ile ilintili. Esans yoğunluğu açısından extreit olduğuna şüphe yok. Her kokunun kendi içerisinde bir ritmi ya da onu güzel kılan aritmisi mevcut. Bu düzen içinde ele alırsak. Her extreti ya da her edp yi birbiri ile kıyaslamak çok doğru da olmayabilir. 70 ler ve hatta 80 lerin bugün üretilen hiç bir parfümle hele ki yüksek konsantrasyonlu olanların kıyaslanması bana göre de çok doğru olmaz. Bol kepçe lokantasından şefin mutfağına geçtiğimiz noktadayız çünkü. :) Doyumdan ziyade tadım önemli bugün. Kişisel beğenilerimiz elbette ki gerçek ölçütü her birimizin. Bu nedenle seviyor beğeniyor ve kullanıyoruz. Ancak kabul edilmesi gereken bir emek varsa onu da görmezden gelmek olmaz. Hepster ı hem kişisel beğenime göre, hem de kalite olarak başarılı buldum. Aslen bana keyif veren de notaların burnumuza girerek bize oynadığı bil bakalım ben kimim oyunuydu. Bunu bugün bir parfümde yakalamak oldukça zor. 70 li ve 80 li yıllar komplex parfümleriyle ünlü ancak o yıllarla değil de bugün çıkan parfümlerle kıyaslarsak hepster i başarı hikayesi görürüz. Gelmiş geçmiş en iyi parfümü ürettik gibi bir iddiaları yok. Böyle dersek te zaten çarpılırız. :)
 

Debussy

Moderator
Yönetici
Yakın zamanda yapılmış böyle bir zenginliğe sahip chypre palatin var aslında. Tabi ki hepsterdan ucuza mal edilmiştir. O da Edp konsantrasyonunda ancak geçişlerin alkol ile iletildiği edt gibi değil gerçek bir edp hissi verdiği de malum. Burada kullanılan notalar bence o şekilde verilerek ya da özellikle mevcut notalar ile bu sonuç alınacağı için tercih edilmiş. Esans oranı ile ilgili olmadığına eminim. Çünkü edt veya edp nin seyreltildiği uçucu kimyasalların da kokularına aşinayız. Ve dolayısiyle hepster da hissiyatı edt mişçesine geçişlerden bahsedebilmemize sebep nota geçişlerinin süreleri ile ilintili. Esans yoğunluğu açısından extreit olduğuna şüphe yok. Her kokunun kendi içerisinde bir ritmi ya da onu güzel kılan aritmisi mevcut. Bu düzen içinde ele alırsak. Her extreti ya da her edp yi birbiri ile kıyaslamak çok doğru da olmayabilir. 70 ler ve hatta 80 lerin bugün üretilen hiç bir parfümle hele ki yüksek konsantrasyonlu olanların kıyaslanması bana göre de çok doğru olmaz. Bol kepçe lokantasından şefin mutfağına geçtiğimiz noktadayız çünkü. :) Doyumdan ziyade tadım önemli bugün. Kişisel beğenilerimiz elbette ki gerçek ölçütü her birimizin. Bu nedenle seviyor beğeniyor ve kullanıyoruz. Ancak kabul edilmesi gereken bir emek varsa onu da görmezden gelmek olmaz. Hepster ı hem kişisel beğenime göre, hem de kalite olarak başarılı buldum. Aslen bana keyif veren de notaların burnumuza girerek bize oynadığı bil bakalım ben kimim oyunuydu. Bunu bugün bir parfümde yakalamak oldukça zor. 70 li ve 80 li yıllar komplex parfümleriyle ünlü ancak o yıllarla değil de bugün çıkan parfümlerle kıyaslarsak hepster i başarı hikayesi görürüz. Gelmiş geçmiş en iyi parfümü ürettik gibi bir iddiaları yok. Böyle dersek te zaten çarpılırız. :)
Gerçekten değişken kompleks yapısı benim de takdirimi kazandı, o konuda cidden iyi iş çıkmış.
Onlarla kıyaslanamaz zaten haklısın abi, niyetim o değildi ciddi manada extrait gibi olup da böyle değişkenliğe ve nota doluluğuna sahip parfümler de söz konusu ve Narcissus Orientalis falan muhtemelen öyledir diye tahmin ediyorum, Hepster onun ipucunu veriyor, yani markanın o istediğim tarz bir şey çıkarmış olabileceğini düşündüğümden belirttim :). Guerlain Vol de Nuit Extract'ın 60'lardaki haline yakın bir doluluk ve kompozisyon misal :D. Müşkülpesent davranıp markada daha da iyisi olabilir diyorum bir nevi :giggle:.
 

YILKANT

Administrator
Yönetici
Gerçekten değişken kompleks yapısı benim de takdirimi kazandı, o konuda cidden iyi iş çıkmış.
Onlarla kıyaslanamaz zaten haklısın abi, niyetim o değildi ciddi manada extrait gibi olup da böyle değişkenliğe ve nota doluluğuna sahip parfümler de söz konusu ve Narcissus Orientalis falan muhtemelen öyledir diye tahmin ediyorum, Hepster onun ipucunu veriyor, yani markanın o istediğim tarz bir şey çıkarmış olabileceğini düşündüğümden belirttim :). Guerlain Vol de Nuit Extract'ın 60'lardaki haline yakın bir doluluk ve kompozisyon misal :D. Müşkülpesent davranıp markada daha da iyisi olabilir diyorum bir nevi :giggle:.
Markanın zamana aykırı işler yaptığı konusunda hemfikiriz. Diğer parfümlerinden ben de umutluyum. Ortaklaşa bir sample set alıp; Marka incelemesi yapsak aslında deneyim açısından çok doyurucu olabilir.