Ben de, burnum henüz bu tarz kokulara hafif geleceğinden girmeye cesaret edemedim. Bu tarz Splitler ve kokular daha çok üstad burunlara yakışır diye düşündüm. Parfüm kolleksiyonu ve hobisinde daha 1 yılı yeni devirdim. Henüz kokuları ve notaları tanımaya, yönümü bulmaya çalışıyorum. Bu tarz paylaşımlar olursa tabi ki seviniriz. Düşünce için üstad burunlara teşekkürler.
İNDİRİMLİ HOUSE OF MATRIARCH SPLİTİ
- Konbuyu başlatan YILKANT
- Başlangıç tarihi
Estağfirullah arkadaşlar hepimiz bir diğerimizden bir şey öğrenmeye çalışıyoruz. Koklama duyusu doğuştan bize verilmiş bir hediye ve kimin burnu daha hassas ve koku ayırdedtmede daha başarılı bunu bilemeyiz. Bazılarının 20 yılda edineceği tecrübeyi bazılarımız 20 günde sağlayabilir. O yüzden bu hobide büyüklük veya tecrübeli olmak kavramlarının içi boştur. Forumların amacı paylaşmak. Hepimiz bunun için buradayız zaten. Mağazadaki satış memurunun aldığımız ürünün yanına koyduğu sample değildir hediye. O bir sonraki alış verişi sağlamak için veriliyor. Gerçek hediye çok sevdiği bir kokuyu denemesi ve onu mutlu edebilmesi adına kendisi gibi bu hobiye gönül vermiş kişiye verdiğidir. Bu hobiyi ekonomik koşullar ve bazı kokulara ulaşmanın güçlüğü nedeni ile zaman zaman ayakta tutmakta zorlanıyoruz. Çok denemek istediğimiz şeylere bazen ulaşamıyoruz. Bu konuları dışarıdan alacağımız destekle değil kendi içimizde çözmenin yolunu aramamız gerekiyor. Yoksa dışarıdan gelecek destek amaçsız gelmez. Kendi azımızdır bizim candan olanımız. Splitlerde alım yapanlar olduğu gibi koşulları yüzünden katılamayan arkadaşlarımız da oluyordur mutlaka. Bu konuya küçük bir fayda sağlayabilirsek hepimiz mutlu oluruz. Bazı kokular için zaman ve tecrübe gerekebiliyor. Ancak küçük ml lerde bazı kokuları edinip denemek tecrübe sürecini oldukça hızlandırabiliyor. Kokuların kalite faktörünü algıladığımız anda hayatımızdan pek çok kokuyu çıkardığımızı ve denemenin ne kadar kolaylaştığını görüyoruz. Bu manada denemekten çekinmeden ilerlemek aslında en mantıklısı.
Meşel bacımız ile röportaj yapılmış. İlginizi çeker diye paylaşıyorum.
https://www.fragrantica.com/news/Ch...f-Matriarch-and-a-Perfume-Giveaway-11831.html
https://www.fragrantica.com/news/Ch...f-Matriarch-and-a-Perfume-Giveaway-11831.html
Arkadaşlar @FaMant spliti yaptı. Kendisine çok teşekkür ediyoruz. Yarın veya salı kargolamadan önce, Kokuları @FaMant , @Debussy ile beraber tek fıs deneme fırsatı bulduk. Kokuların tamamı Hom çizgisinde ve kalitesinde. Eğer tarzınıza uyan kokuyu seçmişseniz muhtemelen o türün en iyi kokusunu koklayacaksınız demektir. Ben kendi aldıklarım dışında; Antimony, destrier, eagle wood ve Albatros u beğendim. İmkanım olursa almak isteyeceğim kokular. Coco blanch ve Bitter Sweet Symphony de türlerindeki kokulardan bariz çok başarılılar. Güzel parfümler edinmiş olduk hepimize hayırlı uğurlu olsun.
@Ustad Bülent bey daha çok Hom spliti yapacağız gibi görünüyor.
@Ustad Bülent bey daha çok Hom spliti yapacağız gibi görünüyor.
Arkadaşlar @FaMant spliti yaptı. Kendisine çok teşekkür ediyoruz. Yarın veya salı kargolamadan önce, Kokuları @FaMant , @Debussy ile beraber tek fıs deneme fırsatı bulduk. Kokuların tamamı Hom çizgisinde ve kalitesinde. Eğer tarzınıza uyan kokuyu seçmişseniz muhtemelen o türün en iyi kokusunu koklayacaksınız demektir. Ben kendi aldıklarım dışında; Antimony, destrier, eagle wood ve Albatros u beğendim. İmkanım olursa almak isteyeceğim kokular. Coco blanch ve Bitter Sweet Symphony de türlerindeki kokulardan bariz çok başarılılar. Güzel parfümler edinmiş olduk hepimize hayırlı uğurlu olsun.
@Ustad Bülent bey daha çok Hom spliti yapacağız gibi görünüyor.
@Ustad Bülent bey daha çok Hom spliti yapacağız gibi görünüyor.
. Bir anda on koku deneyince kafam karıştı gibi oldu, ilk izlenim olarak yazayım ama çok da ciddiye almayın bir sürü koku aynı anda denemek biraz çorba yapabiliyor zihni malum . Hiç emin olmayarak yazıyorum.Black No. 1: Bende eski versiyon var, 4 - 5 senelik bir şişeden (adı Blackbird iken). Şimdiki versiyon ile çok farklı geldi bana açıkçası ama kokular çok yeni üretildiği için tam oturmamış olabilir, Yılmaz abi ile boş kafa ile kıyaslama yapacağız kısa süre içerisinde. Eskisi daha yeşil, dolgun ve daha nüanslı gibi.
Eaglewood: Sert başlangıcı ardından yerleşen öd denediğim en iyi ödlerden olan Areej Ottoman Empire'daki ödü anımsattı bana, öd kullanımı onun kadar kaliteli, sert ve dolgun olmasa da gayet güzel ve kaliteli duruyor. Başarılı, zengin ve kaliteli bir öd parfümü diyebilirim. Kazimi tütsünü de az da olsa anımsattı bana oturan koku.
Destrier: Karıştırmıyorsam şayet yanık plastik kablo gibi kokan başlangıcı vardı, karanlık yanını ben sevdim
. Yanık plastiğimsi deri... Başlangıcının ardından oturuyor ve çeşitli yeşil nüaslarla konforlu hale geliyor, değişimi şaşırttı beni. İyi bir koku gibi ama tekrar denemem şart.Sex Magic: Aralarındaki en kuvvetli olan bu gibiydi, biraz vintage erkek deri kokularını (Jules vesaire) andıran dolgun bir deri ve odunsu bir koku. Derisi ve odunsuluğu Black No. 1'i de andırdı ama deri ve odunsuluğu ondan daha bol gibi. Destrier'iden de bir şeyler olabilir, emin değilim.
Madrona: Başı sonrası takip etmeyi unuttum, ama güzel kuru oldukça kaliteli bir lavanta ile açılıyordu, topraktan çıkarılmış yeşil köksü gövde gibi bir koku da aldım sanki. Sonra kalan vetiver de kaliteli ve güzel. Biraz basit gibi ama kalitesi iyi.
Antimony: Anlamdıramadığımız bazı akorlar vardı, ne bu diye baktık ve çoğu nota ile daha önce hiç karşılaşmadığımızı fark ettik. Bir kısmı uzak doğu tapınak kokularını anımsattı bana, özellikle kül kullanımı güzel. Tek fıs yetmedi buna
. Pryn Ayothaya'nın daha kalitelisi ve yönlüsü gibi çağrışım yaptı bana. Ama bu Yılmaz abinin tenindeydi, öyle takip etmedim daha yönlü bir koku gibiydi geldi bana.Coco Blanc: HOM'un bir başka kokusu olan She'yi anımsattı ama ondan daha kuru tatlılığa sahip, odunsuluk tatlılığı dengelemiş olabilir gibi.
Bittersweet Symphony: Sadece başını koklayabildim, odunsu notaların üstüne tatlılığı ile baymayan güzel, lezzetli ve belirgin bir kakao kokusu vardı, kakao tozunu andırıyordu. Ama sonra tatlılaşıyor mudur bilemiyorum.
Toukka Ta Tao: Kapaktan oldukça bol ylang ylang ve tropikal meyveler kokusu aldım, benlik değil diye bulaşmadım ama içerik olarak benzer alternatiflerinden kaliteli olduğu belli.
Sacre Noir: Kapaktan koklayıp beğenmiştim bunu ama fıslatmayı unuttum
. Aromatik bir kokuydu sanki.Hiç emin olmadan yazdım bu yazıyı, bu marka dışından da bazı kokulara bakınca üstelik baya ikilemde kaldım. Ama gene de yazalım
.
Son düzenleme:
Teşekkürler abi sizler sayesinde denemiş oldum ben de . Bir anda on koku deneyince kafam karıştı gibi oldu, ilk izlenim olarak yazayım ama çok da ciddiye almayın bir sürü koku aynı anda denemek biraz çorba yapabiliyor zihni malum . Hiç emin olmayarak yazıyorum.
Black No. 1: Bende eski versiyon var, 4 senelik bir şişeden. Şimdi versiyon ile çok farklı geldi bana açıkçası ama kokular çok yeni üretildiği için tam oturmamış olabilir, Yılmaz abi ile boş kafa ile kıyaslama yapacağız kısa süre içerisinde.
Eaglewood: Sert başlangıcı ardından yerleşen öd denediğim en iyi ödlerden olan Areej Ottoman Empire'daki ödü anımsattı bana, öd kullanımı onun kadar kaliteli, sert ve dolgun olmasa da gayet güzel ve kaliteli duruyor. Başarılı, zengin ve kaliteli bir öd parfümü diyebilirim. Kazimi tütsünü de az da olsa anımsattı bana oturan koku.
Destrier: Karıştırmıyorsam şayet yanık plastik kablo gibi kokan başlangıcı vardı, karanlık yanını ben sevdim. Yanık plastiğimsi deri... Başlangıcının ardından oturuyor ve çeşitli yeşil nüaslarla konforlu hale geliyor, değişimi şaşırttı beni. İyi bir koku gibi ama tekrar denemem şart.
Sex Magic: Aralarındaki en kuvvetli olan bu gibiydi, biraz vintage erkek deri kokularını (Jules vesaire) andıran dolgun bir deri ve odunsu bir koku. Derisi ve odunsuluğu Black No. 1'i de andırdı ama deri ve odunsuluğu ondan daha bol gibi. Destrier'iden de bir şeyler olabilir, emin değilim.
Madrona: Başı sonrası takip etmeyi unuttum, ama güzel kuru oldukça kaliteli bir lavanta ile açılıyordu, topraktan çıkarılmış yeşil köksü gövde gibi bir koku da aldım sanki. Sonra kalan vetiver de kaliteli ve güzel. Biraz basit gibi ama kalitesi iyi.
Antimony: Anlamdıramadığımız bazı akorlar vardı, ne bu diye baktık ve çoğu nota ile daha önce hiç karşılaşmadığımızı fark ettik. Bir kısmı uzak doğu tapınak kokularını anımsattı bana, özellikle kül kullanımı güzel. Tek fıs yetmedi buna. Pryn Ayothaya'nın daha kalitelisi ve yönlüsü gibi çağrışım yaptı bana. Ama bu Yılmaz abinin tenindeydi, öyle takip etmedim daha yönlü bir koku gibiydi geldi bana.
Coco Blanc: HOM'un bir başka kokusu olan She'yi anımsattı ama ondan daha kuru tatlılığa sahip, odunsuluk tatlılığı dengelemiş olabilir gibi.
Hiç emin olmadan yazdım bu yazıyı, bu marka dışından da bazı kokulara bakınca üstelik baya ikilemde kaldım. Ama gene de yazalım.
. Bir anda on koku deneyince kafam karıştı gibi oldu, ilk izlenim olarak yazayım ama çok da ciddiye almayın bir sürü koku aynı anda denemek biraz çorba yapabiliyor zihni malum . Hiç emin olmayarak yazıyorum.Black No. 1: Bende eski versiyon var, 4 senelik bir şişeden. Şimdi versiyon ile çok farklı geldi bana açıkçası ama kokular çok yeni üretildiği için tam oturmamış olabilir, Yılmaz abi ile boş kafa ile kıyaslama yapacağız kısa süre içerisinde.
Eaglewood: Sert başlangıcı ardından yerleşen öd denediğim en iyi ödlerden olan Areej Ottoman Empire'daki ödü anımsattı bana, öd kullanımı onun kadar kaliteli, sert ve dolgun olmasa da gayet güzel ve kaliteli duruyor. Başarılı, zengin ve kaliteli bir öd parfümü diyebilirim. Kazimi tütsünü de az da olsa anımsattı bana oturan koku.
Destrier: Karıştırmıyorsam şayet yanık plastik kablo gibi kokan başlangıcı vardı, karanlık yanını ben sevdim
. Yanık plastiğimsi deri... Başlangıcının ardından oturuyor ve çeşitli yeşil nüaslarla konforlu hale geliyor, değişimi şaşırttı beni. İyi bir koku gibi ama tekrar denemem şart.Sex Magic: Aralarındaki en kuvvetli olan bu gibiydi, biraz vintage erkek deri kokularını (Jules vesaire) andıran dolgun bir deri ve odunsu bir koku. Derisi ve odunsuluğu Black No. 1'i de andırdı ama deri ve odunsuluğu ondan daha bol gibi. Destrier'iden de bir şeyler olabilir, emin değilim.
Madrona: Başı sonrası takip etmeyi unuttum, ama güzel kuru oldukça kaliteli bir lavanta ile açılıyordu, topraktan çıkarılmış yeşil köksü gövde gibi bir koku da aldım sanki. Sonra kalan vetiver de kaliteli ve güzel. Biraz basit gibi ama kalitesi iyi.
Antimony: Anlamdıramadığımız bazı akorlar vardı, ne bu diye baktık ve çoğu nota ile daha önce hiç karşılaşmadığımızı fark ettik. Bir kısmı uzak doğu tapınak kokularını anımsattı bana, özellikle kül kullanımı güzel. Tek fıs yetmedi buna
. Pryn Ayothaya'nın daha kalitelisi ve yönlüsü gibi çağrışım yaptı bana. Ama bu Yılmaz abinin tenindeydi, öyle takip etmedim daha yönlü bir koku gibiydi geldi bana.Coco Blanc: HOM'un bir başka kokusu olan She'yi anımsattı ama ondan daha kuru tatlılığa sahip, odunsuluk tatlılığı dengelemiş olabilir gibi.
Hiç emin olmadan yazdım bu yazıyı, bu marka dışından da bazı kokulara bakınca üstelik baya ikilemde kaldım. Ama gene de yazalım
.
Evet böyle tek fıs ve hepsi bodoslama aynı anda olunca bünyeyi aştı tabii, sizin ekstra getirdiklerinizle beraber 20 kokuya baktım herhalde 15 dakikada . Ama dediğin gibi abi yanlış tahlil etme ihtimalimize karşın kendimize yakın olanları hissetmişizdir illa ki. Sahiplerinin temiz kullanımları ile daha iyi anlaşılır zaten.
. Ama dediğin gibi abi yanlış tahlil etme ihtimalimize karşın kendimize yakın olanları hissetmişizdir illa ki. Sahiplerinin temiz kullanımları ile daha iyi anlaşılır zaten.
Evet böyle tek fıs ve hepsi bodoslama aynı anda olunca bünyeyi aştı tabii, sizin ekstra getirdiklerinizle beraber 20 kokuya baktım herhalde 15 dakikada . Ama dediğin gibi abi yanlış tahlil etme ihtimalimize karşın kendimize yakın olanları hissetmişizdir illa ki. Sahiplerinin temiz kullanımları ile daha iyi anlaşılır zaten.
. Ama dediğin gibi abi yanlış tahlil etme ihtimalimize karşın kendimize yakın olanları hissetmişizdir illa ki. Sahiplerinin temiz kullanımları ile daha iyi anlaşılır zaten.
Bu alandaki pek çok rekoru kırmış olabiliriz. Amma da pratik insanlarız. Fatih kaşla göz arasında kalan dekantları filan çekti doldurdu. Birbirimizi tanımamız böyle şeyleri hızlı yapar hale getiriyor bizi heralde
