Binbir gece masalları dünyaca ünlüdür. Yüzyıllar boyunca dilden dile dolaşarak günümüze ulaşmıştır. Masalların iki önemli kahramanı baş vezirin kızı Şehrazatve ülkeyi yöneten sultanŞehriyar'dır. Şehriyar zalim bir hükümdardır. Her gün bir genç kızla evlenip ertesi sabah onu öldürmektedir. Akıllı ve zeki bir kız olan Şehrazat, buna bir çare düşünür. Şehriyar ile evlenir ve ama her gece bir masal anlatır. Ama masalı hep en ilginç noktasında keserek sultanı merak içinde bırakır. Sultan da masalın devamını dinleyebilmek için her gecenin sonunda Şehrazat'ın bir gün daha yaşamasına izin verir. Şehrazat'ın masalları "bin bir gece" sürer. Sonunda Şehriyar, Şehrazat'ı öldürmekten vazgeçer ve ikisi mutlu bir yaşam sürerler. (kaynak:https://www.turkcebilgi.com/binbir_gece_masalları#bilgi)
Giorgio Armani (Armani) markası sanırım 1960'lı yıllardan beri moda dünyasında yer almakta. Parfümleri de aslında oldukça güzel -2015 sonrasında bence bozuldular- ve kaliteli işlere imza atmaktalar.
Bugün inceleyeceğimiz koku pek değeri bilinmeyen "underrated" bir koku olan Armani'nin niş pazarı için üretime başladığı ve genellikle zengin "Orta Doğu" ve "Arap" coğrafyasını esas alan kokularından olan "Armani Prive - Oud Royal" olacak.
Armani 2010 Kasım'da prive koleksiyonu için ürettiği ve koleksiyonuna eklediği kendi sitesinde Arap coğrafyasına ait 1001 gece masallarından esinlenerek ortaya çıkardığı belirttiği oryantel kokularından olan Ambre Orient, Rose d'Arabie ve Oud Royal ile Orta Doğu piyasasını hedef almış. Bu serinin en bilinen üyesi Rose d'Arabie olmasına karşılık benim kişisel tercihimden dolayı Rose d'Arabie'ye göre daha çok beğendiğim parfümör Evelyne Boulanger imzasını taşıyan Oud Royal..
Kokumuza geçersek; kokumuz güzel şık bir şişeye sahip. Şişe tasarımı kullanışlı. Kokumuza geçersek; ilk sıktığınız an karşınıza sert bir oud(öd) ile birlikte yoğun bir safran kokusu karşılıyor sizi. Aslında safran ve oud bir arada olunca oldukça arabik bir kafa bekliyorsunuz ancak safran öyle arabik bir kafada değil. Hatta hedef kitlesi orta doğu ve Araplar olduğu halde oldukça batılı bir tarz geldi. Oud oldukça acımsı ve kaliteli. Dumansı ve meyvemsi bir havası var. Safran da bu kokuya güzel bir ekleme olmuş. Açılışı biraz acımsı olduğu için özellikle kış ayları için muhtemelen çok iyi gidecektir.
Orta notalara geçtikten sonra kendinden beklenmeyen bir şekilde kokuya bir gül dahil oluyor. Ancak bu gül kokusu öyle baskın ve kadınsı bir his yaratan şekilden çok uzakta. Kokumuzu yumuşatıp pudramsı bir hal almasını sağlıyor. Tütsü de orta notalardan itibaren kokumuza ekleniyor. Tütsü kokusu bana buruk bir halde geldi. Bu burukluk gül ile birlikte lezzetli bir hal alıyor ve pudramsılığı artırıyor. Ben özellikle adaçayının yakılıp tütsüsünün verdiği hissiyata benzettim bu tütsü kokusunu. Ancak gül bu tütsünün dumansılığını bastırıp çok öne çıkmasını engellemiş.
Orta notalar biraz ilerleyen saatlerde hafiflemeye başlıyor ve kokuya bir miktar tatlılaşma sağlayan -öyle çok az ben varım diyen şekilde- sandal ağacı ile devam ediyor.
Koku güzelliği açısından kadınlardan iltifat almamı sağladı. Kalıcılık benim tenimde düşük oldu. Ancak giyside daha kalıcı. Farkedilirlik ilk 2-3 saat iyi oldukça sonrasında tene yakınlaşıyor. Başı hariç oud kokusu pek baskın değil. Batılı tarzda kullanılmış oldukça iyi derecede safran, gül ve tütsünün oud ile harmanlanmış hali diyebilirim.
Ürünün fiyatı gerçekten yüksek tek eksikliği sanırım bu ancak güzel ve batılı tarzda sentetikliğin az olduğu bir oud parfümü arıyorsanız öneririm.
Koku güzelliği: 8
Kalıcılık:7
Farkedilirlik:8
Fiyat/Performans:7
GENEL PUAN: 7,5
Giorgio Armani (Armani) markası sanırım 1960'lı yıllardan beri moda dünyasında yer almakta. Parfümleri de aslında oldukça güzel -2015 sonrasında bence bozuldular- ve kaliteli işlere imza atmaktalar.
Bugün inceleyeceğimiz koku pek değeri bilinmeyen "underrated" bir koku olan Armani'nin niş pazarı için üretime başladığı ve genellikle zengin "Orta Doğu" ve "Arap" coğrafyasını esas alan kokularından olan "Armani Prive - Oud Royal" olacak.
Armani 2010 Kasım'da prive koleksiyonu için ürettiği ve koleksiyonuna eklediği kendi sitesinde Arap coğrafyasına ait 1001 gece masallarından esinlenerek ortaya çıkardığı belirttiği oryantel kokularından olan Ambre Orient, Rose d'Arabie ve Oud Royal ile Orta Doğu piyasasını hedef almış. Bu serinin en bilinen üyesi Rose d'Arabie olmasına karşılık benim kişisel tercihimden dolayı Rose d'Arabie'ye göre daha çok beğendiğim parfümör Evelyne Boulanger imzasını taşıyan Oud Royal..
Orta notalara geçtikten sonra kendinden beklenmeyen bir şekilde kokuya bir gül dahil oluyor. Ancak bu gül kokusu öyle baskın ve kadınsı bir his yaratan şekilden çok uzakta. Kokumuzu yumuşatıp pudramsı bir hal almasını sağlıyor. Tütsü de orta notalardan itibaren kokumuza ekleniyor. Tütsü kokusu bana buruk bir halde geldi. Bu burukluk gül ile birlikte lezzetli bir hal alıyor ve pudramsılığı artırıyor. Ben özellikle adaçayının yakılıp tütsüsünün verdiği hissiyata benzettim bu tütsü kokusunu. Ancak gül bu tütsünün dumansılığını bastırıp çok öne çıkmasını engellemiş.
Orta notalar biraz ilerleyen saatlerde hafiflemeye başlıyor ve kokuya bir miktar tatlılaşma sağlayan -öyle çok az ben varım diyen şekilde- sandal ağacı ile devam ediyor.
Koku güzelliği açısından kadınlardan iltifat almamı sağladı. Kalıcılık benim tenimde düşük oldu. Ancak giyside daha kalıcı. Farkedilirlik ilk 2-3 saat iyi oldukça sonrasında tene yakınlaşıyor. Başı hariç oud kokusu pek baskın değil. Batılı tarzda kullanılmış oldukça iyi derecede safran, gül ve tütsünün oud ile harmanlanmış hali diyebilirim.
Ürünün fiyatı gerçekten yüksek tek eksikliği sanırım bu ancak güzel ve batılı tarzda sentetikliğin az olduğu bir oud parfümü arıyorsanız öneririm.
Koku güzelliği: 8
Kalıcılık:7
Farkedilirlik:8
Fiyat/Performans:7
GENEL PUAN: 7,5
iki değerli büyüğüm olarak beğendiyseniz ne mutlu bana..