Wonderwood, Comme des Garcons
Kullanılan sentetik koku molekülleri sebebiyle bana kısmi anosmi yaşattığını düşündüğüm bir parfüm. Benim için burada baş şüpheli özellikle anosmi yaratma oranı yüksek olan Givaudan'ın yeni jenerasyon sentetik sandal ağacı kokusu olan "Javanol" aroma-molekülü. Mesela, Escentric Molecules'ün Escentric 04 de bu koku molekülü üzerine bir parfüm ki bu parfüm kokmadığı için insanlar Geza Schoen'ü dolandırıcı olmakla suçlayıp dava açmayı düşünüyorlardı asdfdgf. Ne denilebilir ki? Sonuçta ortada kokmayan bir parfüm var... Neyse ki durun siz kardeşsiniz der gibi durun siz anosmisiniz deyip insanlar biraz da olsa sakinleştirildi.
Javanol bombası olduğu söylenen Wonderwood'u da ilk kullandığımda ben zayıflığına, bu kadar az kokmasına çok şaşırmıştım. Yorumlarda benim gibi performansın çok düşük olduğu, pek kokmadığı yönünde yorumlar olduğu kadar tam tersi çok güçlü bir kokusu olduğuna dair yorumlar da mevcut.
Ama ilginç bir konu. Çünkü, birincisi; molekülün kullanım oranıyla alakalı. Yani reseptörlerimizin çok zor algıladığı bu koku, koklanamayacak kadar çok güçlü bir koku diye biliyorum, %1 ila %5 gibi oranlarda seyreltiğinde kokusu insan burnu için ideal belirginliğe geliyor (bu halde bile bazı insanlar için anozmik olabilir) ve parfümlerde ise %0.01 ila %1 arasında kullanımı etki etmesi için yeterli oluyor. Wonderwood'da ise ne kadar kullanıldığını bilemesem de ciddi bir oranda kullanıldığını düşünüyorum.
İkincisi, sonuçta bu laboratuvar ortamında üretilen tam sentetik bir koku molekülü ve bir insanın doğal biyolojik burnunun bu kokuyu alamaması bence çok da anormal bir durum olmasa gerek...
Neyse yine adettendir, biraz sakat da olsa ben kokuyu alabildiğim kadarıyla kısa bir şekilde yorumlayım:
İlk başta sıkar sıkmaz greyfurtun hissedildiği beklentinin üzerinde ferah sayılabilecek bir açılışı var. Ama bir dakikaya kurur kurumaz hemen başta biber dokunuşları ve en fazla sedir olmak üzere, selvi, guaiac ile birlikte ağaçların odunsu yönünü hissediyorsunuz. Burası kokudaki en yoğun bir şekilde odunsuları hissettiğim, görece en sert bölüm. Biraz tütsü de mevcut ama kokuda büyük bir rol almıyor.
Kokuda mevcut olan Iso E-Super ve muskatın odunsulara yaklaşarak verdiği biraz keskinlik de hissediliyor.
Başlangıçta hissedilen odunsular zaman ilerledikçe ise yoğunluğu azalarak cashmeran'ın da etkisiyle yumuşuyor... Koku baz bölümüne doğru yuvarlanırken gelen notaların yuvarlak kullanımı dikkatimi çekti. Baz bölümündeki ud ve vetiver de yumuşak daha köşesiz bir şekilde kullanılmış. Bazılarına göre en fazla hissedilen nota sandal iken ben kokuda mağlum yoğun bir sandal pek hissedemedim.
Açılışın hemen ardından hissettiğim odunsuların hemen sonra yumuşayarak yuvarlanıp düşüşe geçmesinden hiç hoşlanmadım. Hatta baz bölümünde bu yumuşaklığın yanında bir de ilginç bir şekilde İso E-Super'den gelebilecek olandan biraz daha da fazla seviyede tatlılık da hissettim ki bu, kokuyu benim için sıradanlaştıran, başarısız kılan etmenlerden bir diğeri oldu.
Bu kokuyu özetlemem gerekseydi, "baharat dokunuşlarına sahip uysallaştırılmış yumuşak odunlar" şeklinde olurdu. Beni etkilemedi, bence mekanı ve zamanı inşa edecek bir kokudan çok sosyal ortamlara uyum sağlayacak uysal bir odunsu gibi. Wonderwood, en fazla Encre Noire A L'Extreme ile benzetilerek karşılaştırılmış... Bence, Encre Noire A L'Extreme daha gövdeli, daha sert, karanlık, dumansı, tavizsiz-karakterli minimalist yapısıyla çok çok daha başarılı bir koku.