Bugün Hangi Parfümü Kullandım?
- Konbuyu başlatan FaMant
- Başlangıç tarihi
Dior Jules 2016
Bugün Dior'un 2016 dan itibaren yeniden üretime başladığı fakat ülkemizde satışı olmayan ortalıklarda pek de rastlamadığımız Jules ünü kullandım. Parfüm 80'ler deki şişenin yeniden formülasyonu. Vintage halini denemediğim için onunla ilgili bir kıyas yapamayacağım fakat her ikisini kullananların yorumları farklılıklarının sadece şişe tasarımı ile kalmadığı yönünde, zaten başka markaların benzer örneklerinde de rastladığımız üzere 40 sene öncesinin izlerinin tamamına yakınını günümüz şişlerinin içerisine doldurmak bir takım kısıtlamalar, hammadde yetersizlikleri vs ile pek de mümkün gözükmüyor.
Parfümün nasıl koktuğuna gelirsek, parfümün bu yeni halinden modern bir yorum bekleyenler yada öyle olduğunu düşünenler yanılgıya uğrarlar. Jules 2016 baya baya aromatik bir maskülen. Şunu diyebilirsiniz belki: doğal meşe yosunu olmadan bunu nasıl başarıyor ? Burada devreye parfümde kullanılan çok başarılı bir galbanum giriyor, parfüme yeşil hissiyatını veren de bu açılıştaki reçinemsi ve sakızımsı galbanum. Keskin biraz da kirli açılışı yakın zamanda çıkmış bir koku için iddialı, zaten Dior'un pazarlama stratejisinde ve ağında pek yer bulmayan bu parfümle ilgili yüksek satış rakamlarını hedeflemediği aşikar o yüzden daha fazla satması için ince dokunuşlar yapmamışlar böyle olması da çok daha iyi olmuş.
Açılıştaki yeşillik etkisini azaltıp kurumaya başladığında baharatlar ve odunsu notalar ortaya çıkıyor, yine bu kısımda şipre tarzı bir takım çiçekler de var Kourosda ki kadar olmasa da inceden hayvansallık hissediliyor. Parfümde yeşil hissiyatı destekler en belirgin notalardan biri de çam notası, pek çok eski kafa çalışmada görmeye alışık olduğumuz köknar parfümde çok güzel kullanılmış açılıştan kısa bir süre sonra devreye giren iğne yapraklı çam hissiyatı parfüm tenden ayrılasıya kadar devam ediyor. Köknar kullanımı bana yine son zamanlarda hoşuma giden bir çalışma olan Micallef spicy for him i anımsattı. Bu tarz parfümlerin olmazsa olmazı deri parfümde kullanılmış fakat 80'lerdeki örnekleri kadar baskın bir deri hissedilmiyor muhtemelen vintage versiyonu ile en bariz farkları meşe yosunu ve deri kullanımıdır diye düşünüyorum.
Parfümün performansını ise ben çok başarılı buldum baskın bir kaç notadan da kaynaklı olarak kalıcılık gayet iyi hatta Dior'lar içerisinde ön sıralarda yer bulur kalıcılık anlamında. Yayılımı ilk bir iki saat keskin yeşillikten dolayı çok iyi daha sonra odunsu hissiyat ile tene yaklaşıyor. Özetlersek performans anlamında günü çok rahat çıkartıyor Jules.
Son olarak şunu da cevaplamak istiyorum. Bu parfüm satın alınır mı ? Bence alınır ( tarzı sevenler için ) çünkü günümüzde satılan emsallerine baktığımızda antaeus, polo yeşil, quorum, kouros, aramisler, yatağan, one man show, azzaro vs bunlardan malzeme kalitesi anlamında da bazılarından performans anlamında bir kaç adım önde. Dior sevdiğim de bir marka olması hasebiyle yukarıda saydığım rakiplerinden daha yüksek olan fiyatını bence hak ediyor.
Bugün Dior'un 2016 dan itibaren yeniden üretime başladığı fakat ülkemizde satışı olmayan ortalıklarda pek de rastlamadığımız Jules ünü kullandım. Parfüm 80'ler deki şişenin yeniden formülasyonu. Vintage halini denemediğim için onunla ilgili bir kıyas yapamayacağım fakat her ikisini kullananların yorumları farklılıklarının sadece şişe tasarımı ile kalmadığı yönünde, zaten başka markaların benzer örneklerinde de rastladığımız üzere 40 sene öncesinin izlerinin tamamına yakınını günümüz şişlerinin içerisine doldurmak bir takım kısıtlamalar, hammadde yetersizlikleri vs ile pek de mümkün gözükmüyor.
Parfümün nasıl koktuğuna gelirsek, parfümün bu yeni halinden modern bir yorum bekleyenler yada öyle olduğunu düşünenler yanılgıya uğrarlar. Jules 2016 baya baya aromatik bir maskülen. Şunu diyebilirsiniz belki: doğal meşe yosunu olmadan bunu nasıl başarıyor ? Burada devreye parfümde kullanılan çok başarılı bir galbanum giriyor, parfüme yeşil hissiyatını veren de bu açılıştaki reçinemsi ve sakızımsı galbanum. Keskin biraz da kirli açılışı yakın zamanda çıkmış bir koku için iddialı, zaten Dior'un pazarlama stratejisinde ve ağında pek yer bulmayan bu parfümle ilgili yüksek satış rakamlarını hedeflemediği aşikar o yüzden daha fazla satması için ince dokunuşlar yapmamışlar böyle olması da çok daha iyi olmuş.
Açılıştaki yeşillik etkisini azaltıp kurumaya başladığında baharatlar ve odunsu notalar ortaya çıkıyor, yine bu kısımda şipre tarzı bir takım çiçekler de var Kourosda ki kadar olmasa da inceden hayvansallık hissediliyor. Parfümde yeşil hissiyatı destekler en belirgin notalardan biri de çam notası, pek çok eski kafa çalışmada görmeye alışık olduğumuz köknar parfümde çok güzel kullanılmış açılıştan kısa bir süre sonra devreye giren iğne yapraklı çam hissiyatı parfüm tenden ayrılasıya kadar devam ediyor. Köknar kullanımı bana yine son zamanlarda hoşuma giden bir çalışma olan Micallef spicy for him i anımsattı. Bu tarz parfümlerin olmazsa olmazı deri parfümde kullanılmış fakat 80'lerdeki örnekleri kadar baskın bir deri hissedilmiyor muhtemelen vintage versiyonu ile en bariz farkları meşe yosunu ve deri kullanımıdır diye düşünüyorum.
Parfümün performansını ise ben çok başarılı buldum baskın bir kaç notadan da kaynaklı olarak kalıcılık gayet iyi hatta Dior'lar içerisinde ön sıralarda yer bulur kalıcılık anlamında. Yayılımı ilk bir iki saat keskin yeşillikten dolayı çok iyi daha sonra odunsu hissiyat ile tene yaklaşıyor. Özetlersek performans anlamında günü çok rahat çıkartıyor Jules.
Son olarak şunu da cevaplamak istiyorum. Bu parfüm satın alınır mı ? Bence alınır ( tarzı sevenler için ) çünkü günümüzde satılan emsallerine baktığımızda antaeus, polo yeşil, quorum, kouros, aramisler, yatağan, one man show, azzaro vs bunlardan malzeme kalitesi anlamında da bazılarından performans anlamında bir kaç adım önde. Dior sevdiğim de bir marka olması hasebiyle yukarıda saydığım rakiplerinden daha yüksek olan fiyatını bence hak ediyor.
