Bugün Hangi Parfümü Kullandım?
- Konbuyu başlatan FaMant
- Başlangıç tarihi
Bugün Ormonde Jayne Qui intensivo kullandım. Eşim ve kızların organize olarak benden aldığı dekantı ofiste bırakmışlar. Bugün elime geçince yaptığım İki fısla tüm günü geçirdi ama benim açımdan çok çekici bir parfüm değil. Onlar kullanmaya devam etsin diyerek usulca yerine koydum. Çaldım belki ama parkta bira içen kızlar varken bununla cehenneme girmem heralde. 
Kandiliniz mübarek olsun dostlar.
Kandiliniz mübarek olsun dostlar.
Pomegranate Noir, Jo Malone London
Kokunun açılışı ilginç ve ilgi çekici; ekşi-tatlı-baharatlı meyveli nüanslara sahip çok kırmızı bir şekilde gerçekleşiyor. Neden ilgi çekici çünkü, herkes sevsin diyerekten bir ondan, bir ondan katılan meyve salatası kakafonisinden uzak, üzerine düşünülmüş meyveli bir yönü var; çekici bir nar yorumuna sahip. Biraz ekşimsi ama bu turunçgillerden gelmiyor, tatlı-baharatlı yönü de birbirleriyle özgün, güzel bir şekilde buluşturulmuş.
Koku açılışını; nar, yanında ahududu ve karpuz, literatürde sebze olarak geçse de meyveli nüanslara da sahip olan kırmızı gövdeli ravent, yine kırmızısı da olan erik ile son derece kırmızı bir şekilde gerçekleştiriyor. Burada çok yuvarlak olmayan, ekşi, tatlı nüansları birleştiren mayhoş tada sahip sulu, canlı bir nar ile karşılaşıyoruz -ki bunlar narı kokuda gayet gerçekçi kılan özellikler oluyor. Nar, sadece açılışta değil kokunun genelinde en fazla hakim olan notalardan. Açılışta meyveleri oluşturan koku moleküllerin bir parçası olan aldehitlerin de etkisiyle olsa gerek parlak, canlı bir şekilde açılan nar, ilerleyen bölümlerde tütsünün de devreye girmesiyle bu canlılığını yitirerek parfümün adına uygun bir şekilde daha karanlık bir yoruma ulaşıyor.
Kokuda en beğendiğim yanlardan biri de baharat kullanımı; meyvelere, turunçgillere en çok yakışan baharatlardan olan pembe biber buradaki kırmızı meyvelere ayrı bir güzel yakışmakla birlikte en çok karanfil baharatının tütsü ile buluşmasına ba-yıl-dım! Kokunun genelinde hissedilen nar dışında bir diğer dominant nota da karanfil.
Tütsü, bu parfümdeki en önemli, kilit enstrümanlardan bir tanesi. Eğer bunlardan biri parfümün adındaki nar ise diğeri de kokudaki Noir'ı yaratan tütsüdür. Ve buradaki kelime anlamı kaliteli Fransız tütsüsünden gelen frankincense'in (Olibanum, buhur/sığla/günlük yağı) opoponax'ı da içeren zengin aromatik o reçinemsi dumansılığı, kokuya gerçekten çok özel bir karakter katıyor. Gül dokunuşu ise kokunun tam ruhuyla uygun, uyum içinde.
Ortaya çıkan: Kokunun müstehcen kırmızı ambiyansı içerisinde baharatların kattığı teklifsiz sıcak kokusunun balzamik dumansılığı ile birleşiminden oluşan bir erotizm...
Dry-down bölümünün ağacımsı tarafı da azımsanmayacak derecede olan parfümün bahsetmeden geçilmemesi gereken bence iki unsuru da, birincisi: Kokunun tam bir uniseks çizgisinde olması. Diğeri ise performans olarak diğer Jo Malone parfümlerine oranla görece daha güçlü olması. Kullanıcı yorumlarına göre kış mevsimine yakıştığı hatta tam bir Noel parfümü olduğu belirtilmiş. Bana kalırsa en uygun mevsim sonbahar olabilir, kışın da kapalı ortamlara çok yakışabileceğini düşünüyorum: Tam da çok soğuk bir kış akşamında, dışarıda kar yağarken şömine karşısında kokusuyla içinizi ısıtacak ve keyif verecek bir parfüm.
Kokunun genel olarak bende uyandırdığı somut imge ise: İçinde tütsü yakılmış, kırmızı loş ışıklı bir oda. Kokladığım en romantik/erotik kokulardan bir tanesi!
Kokunun açılışı ilginç ve ilgi çekici; ekşi-tatlı-baharatlı meyveli nüanslara sahip çok kırmızı bir şekilde gerçekleşiyor. Neden ilgi çekici çünkü, herkes sevsin diyerekten bir ondan, bir ondan katılan meyve salatası kakafonisinden uzak, üzerine düşünülmüş meyveli bir yönü var; çekici bir nar yorumuna sahip. Biraz ekşimsi ama bu turunçgillerden gelmiyor, tatlı-baharatlı yönü de birbirleriyle özgün, güzel bir şekilde buluşturulmuş.
Koku açılışını; nar, yanında ahududu ve karpuz, literatürde sebze olarak geçse de meyveli nüanslara da sahip olan kırmızı gövdeli ravent, yine kırmızısı da olan erik ile son derece kırmızı bir şekilde gerçekleştiriyor. Burada çok yuvarlak olmayan, ekşi, tatlı nüansları birleştiren mayhoş tada sahip sulu, canlı bir nar ile karşılaşıyoruz -ki bunlar narı kokuda gayet gerçekçi kılan özellikler oluyor. Nar, sadece açılışta değil kokunun genelinde en fazla hakim olan notalardan. Açılışta meyveleri oluşturan koku moleküllerin bir parçası olan aldehitlerin de etkisiyle olsa gerek parlak, canlı bir şekilde açılan nar, ilerleyen bölümlerde tütsünün de devreye girmesiyle bu canlılığını yitirerek parfümün adına uygun bir şekilde daha karanlık bir yoruma ulaşıyor.
Kokuda en beğendiğim yanlardan biri de baharat kullanımı; meyvelere, turunçgillere en çok yakışan baharatlardan olan pembe biber buradaki kırmızı meyvelere ayrı bir güzel yakışmakla birlikte en çok karanfil baharatının tütsü ile buluşmasına ba-yıl-dım! Kokunun genelinde hissedilen nar dışında bir diğer dominant nota da karanfil.
Tütsü, bu parfümdeki en önemli, kilit enstrümanlardan bir tanesi. Eğer bunlardan biri parfümün adındaki nar ise diğeri de kokudaki Noir'ı yaratan tütsüdür. Ve buradaki kelime anlamı kaliteli Fransız tütsüsünden gelen frankincense'in (Olibanum, buhur/sığla/günlük yağı) opoponax'ı da içeren zengin aromatik o reçinemsi dumansılığı, kokuya gerçekten çok özel bir karakter katıyor. Gül dokunuşu ise kokunun tam ruhuyla uygun, uyum içinde.
Ortaya çıkan: Kokunun müstehcen kırmızı ambiyansı içerisinde baharatların kattığı teklifsiz sıcak kokusunun balzamik dumansılığı ile birleşiminden oluşan bir erotizm...
Dry-down bölümünün ağacımsı tarafı da azımsanmayacak derecede olan parfümün bahsetmeden geçilmemesi gereken bence iki unsuru da, birincisi: Kokunun tam bir uniseks çizgisinde olması. Diğeri ise performans olarak diğer Jo Malone parfümlerine oranla görece daha güçlü olması. Kullanıcı yorumlarına göre kış mevsimine yakıştığı hatta tam bir Noel parfümü olduğu belirtilmiş. Bana kalırsa en uygun mevsim sonbahar olabilir, kışın da kapalı ortamlara çok yakışabileceğini düşünüyorum: Tam da çok soğuk bir kış akşamında, dışarıda kar yağarken şömine karşısında kokusuyla içinizi ısıtacak ve keyif verecek bir parfüm.
Kokunun genel olarak bende uyandırdığı somut imge ise: İçinde tütsü yakılmış, kırmızı loş ışıklı bir oda. Kokladığım en romantik/erotik kokulardan bir tanesi!
Son düzenleme:
Rl Safari . Günümüz tatlılık dolu kokularına inat nerdeyse hiç tatlılık barındırmayan, ferah denebilecek yapıda , içindeki fesleğen ve okaliptüsten kaynaklandığını düşündüğüm rahatlatıcı bir etkiye sahip , bu rahatlatıcı özelliğinden dolayı bazen yatmadan bir süre önce de kullandığım tam bir beyefendi kokusu. Herkesin Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun
Bugün Clive Christian Crab Apple Blossom kullandım.
Creed Viw ile Millesime İmperial arası bir koku olmuş,birazda ozonik notalar var,özgün olarak nitelendirmek çok doğru olmaz,kalitesi gayet iyi,genel beğeniye uygun,yayılımı çok az kalıcılığı fena olmayan bir koku fiyat ve performans olarak 5/10 ancak verebilirim.
Creed Viw ile Millesime İmperial arası bir koku olmuş,birazda ozonik notalar var,özgün olarak nitelendirmek çok doğru olmaz,kalitesi gayet iyi,genel beğeniye uygun,yayılımı çok az kalıcılığı fena olmayan bir koku fiyat ve performans olarak 5/10 ancak verebilirim.
Fahrenheit absolute
Fahrenheit in kötü flankerı yok kesinlikle, belki 32 yi liste dışı yapabilirim fakat onunda beğeneni var muhakkak. Absolute orjinal formulden ziyade daha çok parfüm versiyonun mür ve tütsü lü hali, tatlılığı Le parfüme nazaran daha az, karanlık tarafları hepsinden daha fazla. Orjinal formül kadar saldırgan değil fakat kalıcılık başarılı
Fahrenheit in kötü flankerı yok kesinlikle, belki 32 yi liste dışı yapabilirim fakat onunda beğeneni var muhakkak. Absolute orjinal formulden ziyade daha çok parfüm versiyonun mür ve tütsü lü hali, tatlılığı Le parfüme nazaran daha az, karanlık tarafları hepsinden daha fazla. Orjinal formül kadar saldırgan değil fakat kalıcılık başarılı
Fırsat bulup yazamıyorum ama günü Alexandria II ile geçirdiğim gibi gecemi 2001 batch vintage kourosla şenlendirdim.
Enseme sıktığım Alexandria II devamlı kafamı çevirdiğimde burnuma gelmekte (12 saati geçmesine rağmen ne silaj mübarek) vintage kourosun açılışı çok sert bir hayvansılık barındırıyor ancak durdukça bu hayvan uysallaşıyor..
Enseme sıktığım Alexandria II devamlı kafamı çevirdiğimde burnuma gelmekte (12 saati geçmesine rağmen ne silaj mübarek) vintage kourosun açılışı çok sert bir hayvansılık barındırıyor ancak durdukça bu hayvan uysallaşıyor..
